Vaslui’nin hepsini mi almalı?
Yayınlanma Tarihi 9 Ağustos 2012 Per 08:51
Tarihinde ilk kez Devler Ligi arenasına çıkan Romanya ikincisini zorlukla eledi Fenerbahçe... Eğer N’Doye’nin penaltısını Volkan çıkaramasa gerçekten zor bir gün olabilirdi sarı-lacivertliler için. Neyse ki, Volkan’ın konsantrasyonu bütün takımın konsantrasyonundan çok daha yukarıda...
Aykut Hoca ilk Vaslui maçının ikinci yarısında 2011-2012’de iki kupada finale kalmış takımına bir adım yaklaşmıştı. Bu maçın başındaysa iki adım daha yaklaştı. Fenerbahçe’nin 11’de 8’i (özellikle de orta beşlinin tamamı) geçen sene başaran grup olunca işler kısmen düzeldi, açıklar azaldı. Zaman zaman H.Ali-Egemen’li sol savunma bütünüyle değiştiği için Milanov yıldızlaşsa da finalde kaza yaşanmadı. Konsantre Volkan ve iyi niyetli Kuyt kalitelerini ortaya koyup takımlarını ipten aldılar.
Aykut Hoca ilk maçta çok sırıtan orta ikilisini (M.Topal’ın yerine Selçuk’u koyarak) değiştirdi, ama bu değişikliğin de sonuca tesir ettiğini söylemek güçtü. Kenarlardaki Mehmet Topuz ve Caner’in performanslarını görünce şunu düşünmeden edemedim: Fenerbahçe Tino Costa işini bitirene kadar orta ikilide (daha önce bu bölgede çok oynamış) Caner’le Topuz’dan en azından birini düşünemez mi?
Maçın yıldızı Volkan şapkadan tavşan çıkardı, kan ter içinde tur geçildi, ama kabul edelim, genel görüntü pek iyi değildi. Öyleyse şimdi ne olacak? Fenerbahçe genelde böyle durumlarda kendisine gol atan oyuncuyu transfer eder! Tamam da bu kez bu Vaslui’nin neredeyse tamamını transfer etmek lazım (!); çünkü ilk maçta Antal attı, burada Niculae attı, üstelik Sammartean’le Milanov da çok iyiydiler!
Galiba çare rakibin tamamını transfer etmek değil, rakibin neredeyse tamamının Fenerbahçe’nin tamamından neden iyi gözüktüğünün sebebini bulmak... Bu yıl resmi maçların 1 Ağustos’ta başlayacağı son dakikada belli olmadı, 15 Mayıs’ta önceki sezon bittiğinden beri belliydi. Öyleyse Fenerbahçe’nin 8 Ağustos’ta hâlâ fiziksel olarak hazır gözükmemesinin, sıradan Sanmartean’in Gökhan’ı ciddi biçimde sarsmasının makul bir açıklaması olmaz, olamaz...
Bunun açıklaması ancak doğru çalışmama olur, doğru hazırlık planlaması yapmama olur... Böyle açıklamalar da bu düzeyde takımlarda mazeret kabul edilmez genelde...
Aykut Hoca ilk Vaslui maçının ikinci yarısında 2011-2012’de iki kupada finale kalmış takımına bir adım yaklaşmıştı. Bu maçın başındaysa iki adım daha yaklaştı. Fenerbahçe’nin 11’de 8’i (özellikle de orta beşlinin tamamı) geçen sene başaran grup olunca işler kısmen düzeldi, açıklar azaldı. Zaman zaman H.Ali-Egemen’li sol savunma bütünüyle değiştiği için Milanov yıldızlaşsa da finalde kaza yaşanmadı. Konsantre Volkan ve iyi niyetli Kuyt kalitelerini ortaya koyup takımlarını ipten aldılar.
Aykut Hoca ilk maçta çok sırıtan orta ikilisini (M.Topal’ın yerine Selçuk’u koyarak) değiştirdi, ama bu değişikliğin de sonuca tesir ettiğini söylemek güçtü. Kenarlardaki Mehmet Topuz ve Caner’in performanslarını görünce şunu düşünmeden edemedim: Fenerbahçe Tino Costa işini bitirene kadar orta ikilide (daha önce bu bölgede çok oynamış) Caner’le Topuz’dan en azından birini düşünemez mi?
Maçın yıldızı Volkan şapkadan tavşan çıkardı, kan ter içinde tur geçildi, ama kabul edelim, genel görüntü pek iyi değildi. Öyleyse şimdi ne olacak? Fenerbahçe genelde böyle durumlarda kendisine gol atan oyuncuyu transfer eder! Tamam da bu kez bu Vaslui’nin neredeyse tamamını transfer etmek lazım (!); çünkü ilk maçta Antal attı, burada Niculae attı, üstelik Sammartean’le Milanov da çok iyiydiler!
Galiba çare rakibin tamamını transfer etmek değil, rakibin neredeyse tamamının Fenerbahçe’nin tamamından neden iyi gözüktüğünün sebebini bulmak... Bu yıl resmi maçların 1 Ağustos’ta başlayacağı son dakikada belli olmadı, 15 Mayıs’ta önceki sezon bittiğinden beri belliydi. Öyleyse Fenerbahçe’nin 8 Ağustos’ta hâlâ fiziksel olarak hazır gözükmemesinin, sıradan Sanmartean’in Gökhan’ı ciddi biçimde sarsmasının makul bir açıklaması olmaz, olamaz...
Bunun açıklaması ancak doğru çalışmama olur, doğru hazırlık planlaması yapmama olur... Böyle açıklamalar da bu düzeyde takımlarda mazeret kabul edilmez genelde...
