Tarihi zafere sıcağı sıcağına ilk yorum: "Onaltı"
Yayınlanma Tarihi 19 Nisan 2017 Çar 06:50
Fenerbahçe'nin tarihi Panathinaikos zaferini İsmail Şenol, sıcağı sıcağına beinsports.com okuyucuları için yorumladı.
"İlk yarı bittiğinde, Zeljko Obradoviç'in maç planını sorgulamak çok normaldi. Fenerbahçe, Kostas Sloukas'tan zerre katkı alamadığı, Gigi Datome'nin erken faul problemi yüzünden dakikasının sınırlandığı, Bobby Dixon'ın oyun dışı kaldığı, James Nunnally'nin oynamadığı ilk yarıda Panathinaikos istediği her şeyi yapmıştı. Nikola Kaliniç'ten gelen sürpriz iki üçlük olmasa, Fenerbahçe'nin hücumda ürettiği hiçbir şey yoktu. Hiçbir şey...
"İlk yarı bittiğinde, Zeljko Obradoviç'in maç planını sorgulamak çok normaldi. Fenerbahçe, Kostas Sloukas'tan zerre katkı alamadığı, Gigi Datome'nin erken faul problemi yüzünden dakikasının sınırlandığı, Bobby Dixon'ın oyun dışı kaldığı, James Nunnally'nin oynamadığı ilk yarıda Panathinaikos istediği her şeyi yapmıştı. Nikola Kaliniç'ten gelen sürpriz iki üçlük olmasa, Fenerbahçe'nin hücumda ürettiği hiçbir şey yoktu. Hiçbir şey...
Bu bölümde Ioannis Bourousis'in oyuna girip Nick Calathes'e pas istasyonu yaratması, ev sahibine iç-dış dengesi yarattı. Hücum dengesi kuruldukça Panathinaikos'ta Mike James'e alan açıldı. Üstelik Datome'nin savunmada yaşadığı zaaflar, Nikos Pappas ve KC Rivers'ın bire birleriyle skor üretmesine sebep oldu. Taraftar coşkusunu da arkasına alan PAO, en iyi oyuncusu Chris Singleton'dan zerre katkı alamadığı ilk yarıda farkı çift hanelere kadar çıkardı. Kenardan gelen oyuncularından 32 sayı alan Panathinaikos, savunmada ikili sıkıştırmalarla Fenerbahçe'yi de 11 top kaybına zorladı. İşin kötüsü, ikinci çeyrekte Panathinaikos farkı 14 sayıya kadar çıkarırken, sinirlenip faul bile yapmamıştı Fenerbahçe. Sekiz dakika sonra geldi ilk faul...
Sıradan insanların aklından geçen şey aynıydı: Olmuyordu galiba, bitmişti maç.
Söz konusu spor basketbolsa, Bay Zeljko Obradoviç'in sıradan bir insan olmadığını kanıtlayacak çok veri var elimizde. OAKA'daki ikinci yarı da artık bu verilere eklenecek. Sahaya daha iyi yerleşen Obradoviç'in takımı, o ikili sıkıştırmalardan kurtulup, çembere yaklaşmanın bir yolunu buldu. İlk yarıda topu tamamen Sloukas ve Bogdanoviç'in eline veren Fenerbahçe, Jan Vesely ve Ekpe Udoh'un uzundan uzuna paslaşmalarını devreye sokarak potaya yakın atışlar yaptı. Bu, takıma savunma direnci de verdi. Vesely'nin inanılmaz enerjisine, Udoh'un bire birdeki Bourousis savunması da eklendi. Bunun ne kadar önemli olduğunu anlatmak zor. Udoh, sırtı dönük pivotları savunma konusunda zayıf olduğu için NBA'de tutunamamış bir isim. Avrupa'nın bu alanda en büyük oyuncularından birini, Bourousis'i durdurdu tek başına. Üstelik kısalara karşı çemberi de harika savundu. Bu noktada Obradoviç'in isteği oldu: Xavi Pascual panikledi. Haklıydı da İspanyol koç, çünkü Bogdan Bogdanoviç, Predrag Daniloviç'i andıran bir oyun ortaya koymuştu. Vesely, Udoh ve Bogdan'a, dört üçlükle kariyer rekorunu kıran Kaliniç eklenince, Panathinaikos grogi durumuna geldi. İşte tam o noktada sahne Bobby Dixon'ındı. O da en sevdiği işi yaptı ve maçı bitirdi.
Obradoviç, Panathinaikos’tan ayrılalı yıllar oldu ama hâlâ kulüp tarihine geçmenin bir yolunu buluyor. Fenerbahçe’nin ikinci yarıda yediği 16 sayı, Panathinaikos tarihinde bir devrede en az sayı atılan Euroleague maçı oldu. İlk yarıda 11 top kaybeden Fenerbahçe, ikinci yarıda sadece iki top kaybetti. Takım halinde %59’la üçlük attı ve 28 basketin 20’sini asist üzerinden buldu. Fenerbahçe takım oldu, takım da maçı kazandı. Şimdi Pascual için dinlenme vakti. Nabzının normale dönmesi zaman alabilir, fakat kendisine çarpan şeyin plakasını almak için maçı bir daha izlemek zorunda. "
.jpg)
.jpg)
