Kronikleşmiş hastalık

Kronikleşmiş hastalık
Rüştü Türk futbol tarihinin tartışmasız en kariyerli kalecisi.

F.Bahçe ve Beşiktaş kariyeri şampiyonluklarla dolu. Milli takım formasıyla tarihimizin en büyük başarılarında hep o var. Dünya 3.’lüğü, Avrupa 3.’lüğü, 2000’deki Avrupa şampiyonası çeyrek finali..Barcelona gibi bir dünya devinde oynaması gibi. Bunların ötesinde kamplarda geçirdiği günleri da sayarsak toplam 120 kere milli olmuş bir sporcu olarak hayatının 1 yılını Ulusal takıma vermiş. Yaşattığın herşey için “Teşekkürler Rüştü.”

-GÜRCİSTAN maçından sonra yeniden inşaa edilen milli takımın sağlam temeller üzerine kurulduğunu vurgulamıştım. Finlandiya maçı sonrasında bu fikrimde bir değişiklik yok. Duraklama hatta gerileme devrinden sonra milli takımı yeniden yükseliş dönemine geçiyor. Potansiyelimiz yüksek ve hayata geçirecek bir teknik kadro var.

-ABDULLAH Avcı milli takım havuzundaki tüm oyuncuların neler verebileceğini görmek istiyor. Genç ve tecrübeli oyuncuları birlikte kullanarak dengeli karmalar ile bu özel maçları oynuyor. Gerçek bir değerlendirme yapabilmek için Portekiz ve Ukrayna maçlarını görmemiz daha sağlıklı olacaktır. Dün geceki savunma ideal defans kurgusu değil. Avcı’nın asıl sorunu sahaya çıkartacağı ideal 11’de.. Bu tatlı bir başağrısı ancak bazı oyuncularımız sahadaki performanslarıyla “Ben vazgeçilmezim” mesajını çoktan verdi bile.

ARDA VAZGEÇİLMEZ
BUNLARDAN ilki Arda.. 2 asist yapan yıldız futbolcumuzun yeri her zaman hazır. 2 gole imza atan Burak Yılmaz için de aynı şeyleri söyleyebiliriz. Emre tecrübesi ve kalitesiyle bu takımda her zaman yer bulur. Hamit tam hazır değil ama sahadaki varlığı bile fark yaratıyor. Nuri ve Selçuk İnan da vazgeçilemeyecek isimler. Defansif orta saha için de en büyük aday Mehmet Topal..Sağ bek için Gökhan Gönül, sol bek için de İsmail ve Hakan Balta fazlasıyla yeterli..

-ABDULLAH Avcı stoper bölgesindeki ideal ikili ve forvetin sağındaki pozisyon konusunda ise net kararı sanıyorum bu özel maçlar sonrasında verecek.

-A Milli Takım’ın son yıllardaki en büyük hastalığı kolay gol yemek.. Bunun tedavisi kısa sürede yapılabilecek bir şey değil. Çünkü ligimizde oynayan en kaliteli stoperler yabancı. Topa daha fazla sahip olan oyunu istediği gibi kontrol eden milli takımın böyle bir maçta Finlandiya gibi yaratıcılığı sınırlı bir takımdan 3 gol yemesi tabii ki düşündürücü. Kronikleşmiş bu rahatsızlığın bir kez daha ortaya çıkması bu sorunun çözülmesi açısından bir fırsat olmalı.