Düşmanlık tohumu

Düşmanlık tohumu
Bu ülke çok garip... 3 hafta öncesine dek Rijkaard çok kötü hocaydı.. Şimdi bakıyorum, oklar geri çekildi, methiyeler düzülüyor. Fos Santos olarak başladı Türkiye kariyerine Giovani dos Santos. Şu an ona övgü yarışında herkes. Bir galibiyete bakıyor herşey. Ya da eyyamcı milletiz...
 
Günübirlik tüketime dönmüş fikirler.. Sallayan sallayana, atan atana.. Bu ailenin bir bireyiyiz haliyle.. Bizim de kusurlarımız vardır ama 8’de 8’cilere isyanım.. Bugün herkes Daum’u kovmaya çalışıyor.. İyi de adam gelirken niye kimsenin gıkı çıkmadı? 8 maçı üst üste alırken iyiydi değil mi her şey..!
 
 
Daum zaten gelmemeliydi. Yanlış tercih olduğunu en başından beri savunanlardanım. Bana Daum’un kazandırdığı bir maç söyleyemezsiniz. Şu an ise ‘dere geçerken at değiştirilmez’ kuralı daha uygun duruyor F.Bahçe için.. ‘Aykut Kocaman’ gelse ne değişecek ki! Bu takımın başına Kocaman’ı değil Capello’yu bile getirin zihniyet değişmez.
 
İşte mesele bu.. Daum’u eğer takımda takan yoksa sorunu biraz başka yerlerde aramak lazım.. Eğer siz ‘ekâbir takımı’ kuruyorsanız bu tür türbülanslara girersiniz. Çünkü F.Bahçe’de futbolcuya, haliyle yönetime dayalı bir düzen var... Hoca kısmen kukla gibidir...
 
Zaten tembel takım kurmuşsunuz, bir de 33 yaşındaki Alex’i Tokatspor maçında bile oynatırsanız, Emre’yi tam olarak tedavi edemezseniz ‘kervan’ doğru yürümez, sallanır.. Ama yıkılır mı? F.Bahçe henüz yıkılmadı.. Takımın Daum’a rağmen toparlanacağını düşünüyorum. Hatta 4 hafta sonra G.Saray’ı yenip lider bile olabilir.. O zaman Rijkaard ile Daum’a yaklaşımlar ne olur tahmin edin..
 
Geriye dönüp bir bakın.. Beşiktaş’ı medya ailesi olarak daha 6. hafta bitirdik.. Sonra 8’de 8 yaptı, bütün eller havaya kalktı, “şak şak” yaptı.. 2. yarıda tökezleyince Beşiktaş yine en kötü takım oldu. Şimdi Kayseri’yi 2-1 yendi, başta yöneticiler, tüm futbolcular “Şampiyonuz” havasında, herkes alkışta... Bir gaz bir gaz ki sormayın.
 
Tamam Beşiktaş iyi, G.Saray düzeliyor gibi.. Ama yarın iyi gideceklerini kim garanti edebilir.. Çünkü özellikle büyük takımlarımız çok istikrarsız. Siyah ile beyaz gibiler. Bu derenin altından daha çok su akar. Bizden hatırlatması..
 
Tabii önemli olan geleceği okumak.. Başbakansan 2011 seçimini, ekonomi bakanıysan dünya global krizini, deprem uzmanıysan 8.8’i iyi bileceksin.. Teknik adamsan da takımının ciğerini.. Bugün Rijkaard, Daum ne kadar biliyor tartışılır.. Mustafa Denizli’nin röntgeni iyidir, onu ayrı tutarım.. Ama onun da tahminleri bir tutsa, hiç fena olmayacak...
 
Bir de şu yöneticiler az konuşsa tam süper olacak.. Mesela Nihat Özdemir... Fırat Aydınus’u F.Bahçe düşmanı ilan etti.. Ne kolay değil mi? Çıkıyorsun, kameralara baka baka “Bu adam bize düşman, golümüzü vermedi” diyorsun.. Tamam eleştir de bir dozu, kibarlığı olsun bunun..
 
Peki bir futbol delisi çıksa gitse “Bu adam bize düşmanmış, temizleyeyim” dese ne yapacaksınız? Ne çabuk unuttunuz Ağcalar’ı, Samastlar’ı... Futbolda düşmanlık olur mu? Selçuk Dereli’yi, Cüneyt Çakır’ı aynı metodla lanetlediniz. Peki ne oldu? Diğer hakemler gelip hata yapmadı mı? Ve daha tehlikelisi “Düşmanımın dostu düşmanımdır” diyorsanız bir tane dostunuz kalır mı? F.Bahçe’nin böyle herkese cephe açmaya hakkı var mı?