Dünya (kupası) tersine döndü!

Dünya (kupası) tersine döndü!
Pazar gecesi Mesut Özil'in şefliğindeki 'Alman futbol senfonisi', vuvuzela tadındaki maçlardan sonra futbol gönlümüzde Beethoven etkisi yarattı. Pazartesinin kağıt üstündeki 'dev kapışması' için de ümitlenmemizi sağladı.
 
Ancak 'İskandinavya'nın Hollandası' Danimarka ile hakiki Hollanda arasındaki maçta resmen dağ fare doğurdu! Sonradan oyuna giren Elia keçiboynuzunun sonundaki bir tutam şerbet etkisi yaratsa da artık Dünya (Kupası) tersine dönmüş gibi!

 
Bir zamanların en sıkıcı 'netice şampiyonu' Almanya, 10 oyuncunun da katkı sağladığı 'hatice şampiyonu' hücum varyasyonlarıyla Total Futbol'un 2010 modelini oynuyor gibi. Üst üste 20. maçında da yenilmeyen Total Futbol'un mucidi Hollanda ise 'Total Kontrol' takımına dönüşmüş gibi.
 
Danimarka'da ise bir zamanlar Laudrup'ların, Elkjaer'lerin pırıl pırıl parladığı hücum hattı yerine yeller esiyor; bir de ilk goldeki şaşkınlık anında geri düşünce maçı çevirmek adına neredeyse hiçbir şey yapamadılar: Bu bildiğimiz, estetik hücum futboluna aşık olduğumuz Danimarka Dinamiti falan değil tamamen Total Hayal Kırıklığı!
 
Cruyff'tan beri (80'lerin ilk yarısı hariç) Hollandalılar 'Avrupa'nın Brezilyası' gibi oynar, dün Danimarka'ya attıkları goldekine benzer akıl almaz şanssızlıklar sonucu bir türlü netice şampiyonu olamazlardı. Tersten düşünürsek, E grubunda kağıt üstündeki en zor rakibini çok zorlanmadan aşan Hollanda bu kez daha ileri gidebilir, hiç belli olmaz!
 
Ne de olsa Dünya (Kupası) tersine dönmüş gibi: Bu gece de Brezilya çok büyük ihtimalle Zico-Socrates'lerin mirasının tam tersi kontrollü bir netice futbolu sergileyecek. O zaman yaş ortalaması 28, kadrodaki toplam milli olma sayısı 602 olan tecrübeli Hollanda, 1974'ün tam tersi bir 'Total Kontrol'la 1994 Brezilyası'nın başardığını başarabilir. Bu sefer de Almanya'ya yazık olur!