Rakip Raporu: Olympiakos

Rakip Raporu: Olympiakos
Anadolu Efes'in rakibi Olympiakos'u İsmail Şenol beinsports.com için değerlendirdi. 

Anadolu Efes, karşısında kendisinden daha az atletizmi olan, daha yavaş, daha dar kadroya sahip, hücum potansiyeli daha düşük bir takımla karşılaşacak. Peki nasıl oluyor da, serinin favorisi Olimpiakos oluyor? Burada başka faktörler devreye giriyor. Sisteme bağlılık, savunma sertliği, birlikte hareket etme alışkanlığı ve tabii ki kazanma kültürü... Avrupa’nın en özel takımlarından biri olan Olimpiakos’un normal sezondaki tek hedefi, sezonu ilk dört içinde bitirmekti. Ev sahibi avantajını alan Oly, Spanoulis’e bağımlılığı azalttığı sezonun ardından, en iyi bildiği yere geliyor. Ancak karşısında, atletizmiyle her düzeni bozabilecek, konsantre olduğunda her takımı her salonda yenebilecek bir Efes var.

En farklı galibiyet: Baskonia, 92-62
En farklı mağlubiyet: Real Madrid, 83-65
Normal sezon derecesi: 19G – 11M
5 sayının altında biten maçlarda: 3G – 3M
Sıcak istatistik: Maç başına 37.1 ribaundla Euroleague'de lider.
Soğuk istatistik: En düşük yüzdeyle üçlük atan ikinci takım. %33.5.
Kulüp tarihi: 3 EuroLeague, 1 FIBA Kıtalararası Kupa, 12 Yunanistan Ligi, 9 Yunanistan Kupası şampiyonluğu
Antrenör kariyeri: Ioannis Sfairopoulos. 2015 Yunanistan Ligi Yılın Koçu, 2 Yunanistan Ligi şampiyonluğu.

KADRO
G, Vassilis Spanoulis (11.8s, 1.8r, 6.0a)
F, Giorgios Printezis (13.0s, 5.0r, 1.2a)
G, Vangelis Mantzaris (5.5s, 2.7r,2.2a)
F, Kostas Papanikolaou (8.2s, 4.6r, 1.4a)
F, Matt Lojeski (9.8s, 3.0r, 1.6a)
G, Erick Green (10.0s, 1.9r, 1.0a)
C, Khem Birch (7.3s, 6.0r, 2.4 hücum ribaundu)
F, Ioannis Papapetrou (4.4s, 2.3r)
C, Nikola Milutinov (4.3s, 3.3r)
G, Dominic Waters (5.0s, 0.8r, 1.7a)
F, Dimitris Agravanis (4.1s, 2.1r)
C, Patric Young (2.9s, 2.5r)

EN GÜÇLÜ YÖNÜ

Takım savunması. Olimpiakos’un bir gelenek haline gelmesini sağlayan en önemli faktör, savunma. Bazı takımlar kötü bireysel savunmacılara rağmen iyi takım savunması yaparlar; bazı takımlar iyi bire bir savunmacılarına rağmen yardım savunmasını beceremezler... Olimpiakos iki tarafı da çok iyi başarabilen nadir bir örnek. Doğru yerleşimle kurdukları defansı kısa baskısıyla başlatıp, fizikli forvetleriyle sertlik düzeyini artırıp, iyi çember savunucularıyla kusursuz hale getiriyorlar. Mantzaris’le başlayan savunma, Birch ile bitiyor. Üstelik savunmayı bir hücum enstürmanı olarak da kullanmayı başardıklarında, geçiş hücumuyla kolay sayı da bulabiliyorlar. Eğer Oly bu kadar iniş-çıkış yaşadığı bir sezonda ligi üçüncü bitirdiyse, rollerin doğru oturtulması ve sert savunması sayesinde.

EN ZAYIF YÖNÜ
Olimpiakos çok net görev tanımlarına sahip bir takım olduğundan, sene içinde gelişimini kovaladığı bir pek bir yön yoktu. Oly, kurgusu gereği Ağustos ayında yapamadıklarını Nisan ayında da yapamıyor ve esasında bu onların en güçlü yönü. Kabul ettikleri eksilerden birisi, takımın dış şut potansiyeli. Özellikle Lojeski’nin sezonu kapatması sonrası bu eksiklik takımı daha da çok yaralamaya başladı. Lojeski tek başına %42 isabetle üçlük atarken, onun haricindeki Oly oyuncuları çizgi gerisinden sezonu %32 ile tamamladı. Bu, takımın saha içi yerleşimini çok olumsuz etkiliyor.

EN İYİ OYUNCUSU
Vassilis Spanoulis. Evet, evet, Spanoulis bu sezon maç başına dört top kaybediyor, üç sayı çizgisinin gerisinden %28 ile oynuyor, rakamlar ortada. Fakat Oly’nin bu sezonki ana hedefi, Kill Bill lakaplı yıldızını Nisan ayının sonuna sağlıklı ve formda tutmaktı. Onu başardılar. Kariyeri boyunca kritik anları, önemli maçları, büyük sahneleri oynamayı seven Spanoulis’i çeyrek finale takımı taşıdı. Sıra, Spanoulis’in takımı taşımasında. Onun skor potansiyeli ve hücumdaki doğru tercihleri Olimpiakos’un şampiyon ruhunu yeniden sahaya yansıtmasını sağlıyor.

X FAKTÖRÜ
Vangelis Mantzaris. Oly savunmasının öncü lideri Mantzaris, özellikle Daniel Hackett’ın sakatlanıp sezonu kapatmasının ardından oyun kurucu pozisyonunda tek kaldı. Baskıyı yapmasının yanında, dış şut istikrarını bulabilecek tek kişi Mantzaris. Euroleague’deki tüm maçlarda forma giyen 27 yaşındaki oyun kurucu sahadayken, Oly rakiplerine 151 sayı fark attı. Yani Mantzaris’in sahada olması demek, Olimpiakos adına tabelaya +5 yazıyor.

HÜCUMDA NE YAPARLAR?
Hücumda öncelik perdeleme oyunları. Birch, Milutinov ve Young gibi iyi perdeleme yapan oyuncular sayesinde adam eksiltmeyi başaran Olimpiakos kısaları, kararları rakip savunmanın durumuna göre çeşitlendirebiliyorlar. Bu noktada Lojeski’nin de eksikliğiyle, karar verici sayısının azlığı, Oly için en büyük handikap. Tüm yaratıcılık Spanoulis ve Green’in üzerinde. Topun bu kadar az kişinin elinde kalmasının sonucu olarak, Pire temsilcisi 15.2 asistle Euroleague'in en az asist yapan ikinci takımı. Üstelik Lojeski’siz Euroleague'in en kötü üçlük atan takımı olan Olimpiakos’un artık saha içi yerleşimini sağlaması da kolay değil. İşte tam bu noktada, Printezis gibi bir süper yıldız sahneye çıkıyor. Avrupa’nın en iyi dört numarası olan 32 yaşındaki Printezis, kıta sınırları dahilinde sırtı dönük oyunu en iyi oynayan isimlerin başında geliyor. Sol blokta 2012 yılında şampiyonluğu getiren basketle hatırlansa da, çoğunlukla sağ blokta topla buluşan Printezis, sağ omzunun üstünden dönerek attığı şutlarda büyük bir isabet oranı yakalıyor.

SAVUNMADA NE YAPARLAR?
Olimpiakos'un savunma kusursuzluğunu bazı istatistiklerle açıklamak mümkün. Rakipleri en az üçlük deneyen, en az üçlük isabeti bulan, en az asist yapan, en düşük yüzdeyle şut atan, en çok blok yiyen takımlar. Yetmiyormuş gibi 74.2 ile Euroleague'in en az sayı yiyen ikinci takımı olan Oly, 3.3 blokla da Avrupa'nın en çok blok yapan ikinci takımı. Üstelik Barış ve Dostluk Salonu’nda pek de dostane olmayan taraftarını da arkasına alan Oly, rakiplerini tam 70 sayıda tutuyor.

OLIMPIAKOS NASIL KAZANIR?
Tabelayı düşük tutarak. Çok detaylı konuşmaya gerek yok. Olimpiakos, bu sezon rakiplerini 75 sayı ve altında tuttuğu 16 maçın 15’ini kazandı. Maçın 80’lere çıkması, Olimpiakos’un istemediği bir durum olacaktır. Çok istikrarlı bir takım olan Oly’de kazanılan ve kaybedilen maçlar arasında standart sapması yüksek olan tek hücum istatistiği, üç sayılar. Pire ekibi kazandığı maçlarda %36 ile üçlük atarken, kaybettiklerinde %29’da kalıyor. Bu yüzden Olimpiakos’un kazanması için dış şut performansını da yukarı çekmesi gerekiyor.

ANADOLU EFES NASIL KAZANIR?
1- Koşarak
Efes 84 sayıyla Euroleague'in en çok sayı atan üçüncü takımı konumunda. Aynı zamanda 83.7 sayıyla Euroleague'in en çok sayı yiyen ikinci takımı. Yüksek temponun Efes’in konfor alanı olduğunu daha iyi gösteren bir istatistik daha yok. Bu sezon 90 sayı ve üstüne çıktığı dokuz maçta sekiz galibiyet alan Efes için Pire’de kazanmanın tek yolu, skoru yüksek tutmak.

2- Topu iyi paylaşarak
Efes’in atlet oyuncularının yüksek hücum potansiyeli, bazen oyunda kötü karar vermelerine sebep olabiliyor. Thomas Heurtel, Jayson Granger, Brandon Paul, Derrick Brown, DeShaun Thomas yetenekli bire bir oyuncuları olmalarına karşın işi bireyselliğe dökebilecek isimler. Ve bire bir oynamakla, bireysel oyun birbirinden çok ayrı şeyler. Kazandığı maçlarda ortalama 21 asist yapan Efes’in, kaybettiği maçlarda 15.8’de kalması da bunun en büyük göstergesi. Kazandıkları maçlarda rakiplerini 13.2 asistte tutuyorlar, kaybettikleri maçlarda rakipleri 17.1 asist yapıyor. Barış ve Dostluk Salonu’ndan kimse tek başına çıkamaz. Hedef, bir arada oynamak olmalı.

3- Ribaundlar
Olimpiakos ligin en iyi ribaund alan takımı ve savunma dirençlerinin iyi olmasını sağlayan önemli faktörlerden biri de bu. Ancak Avrupa’nın en atlet kadrolarından birine sahip Efes de, ribaundlara konsantre olduğunda maç kazanan bir takım. Özellikle Tyler Honeycutt çift haneli ribaund sayısına ulaşabilirse, Efes’in maç kazanmaması için hiçbir sebep yok.