Devrim yakın!
Yayınlanma Tarihi 28 Haziran 2010 Pts 08:42
Uruguaylı Jorge Larrionda’nın yardımcısı Mauricio Espinosa’nın Lampard’ın vuruşunda topun çizgiyi geçtiğini görememesi belki bugün sadece İngiltere’ye turu kaybettirdi ve İngilizler’i çeyrek finali göremeden evlerine yolladı. Ama inanın bu pozisyonun futbol tarihindeki etkisi çok büyük olacak.
Dünyanın futbola en çok para harcayan ülkesi İngiltere’nin bundan sonra FIFA üzerindeki etkisi izlenmeye değer.. 1966’da aynı şekilde kupa kazanmışlardı, şimdi aşağı yukarı aynı şekilde elendiler.. Maçı Almanya karşısında hakedip etmedikleri başka bir tartışma konusu.. Fakat artık ülkelerin ya da büyük paralar harcayan kulüplerin sahadaki 3 karar vericinin anlık hatalarıyla kaderlerini belirletmeyecekleri ortada..
Futbol hızlanıyor, futbol sertleşiyor.. Bazen bazı oyuncuların bile bu temponun altında kaldığını konuşuyoruz, tartışıyoruz.. Ya hakemler? Onlar için de yenilikler gerekmiyor mu?
Maçın geneline dönersek.. Ne yazık ki bu Almanya ile 2012 elemelerinde aynı gruptayız.. Bence İspanya hariç diğer Avrupa takımlarını izledikten sonra bu durum için rahatlıkla “Büyük şanssızlık” diyebiliriz.. Löw’ün takımını yıllar içerisinde yeniledikten sonra genç oyuncularına Mourinho etkisi ile hükmetmesi ayakta alkışlanacak cinsten.. Almanlar futbol fabrikasıysa, Löw bu işin ustabaşısı.. Mesut’u, Khedira’yı, Müller’i kullanış şekli, onları Klose ile tamamlaması, Neuer’in olası hatalarını hesaplayıp oyunu “daha fazla atmaya” kurması, onun futbola bakış şeklinin ‘dahi’ hocalar gibi farklı olduğunu gösteriyor.. Mesela geçen sene Podolski’den hiç bahsetmedik Avrupa futbolunda.. Ama Löw onu takımın yıldızı gibi kullanabiliyor.. Turnuvanın başından beri “favori” futbolu oynuyorlardı, dün aldıkları sonuçla bunu taçlandırdılar.. Her zaman, her şartta futbol için bir alternatif yaratabildiklerini gösterdiler yine..
HÂLÂ HESKEY Mİ?
İngiltere ise Premier Lig’in büyüsünden çok uzak.. Birbirini tamamlamayan parçalardan kurulu, ağır ve uyumsuz bir takım. Capello’nun oyuncularının aut atışından gol yiyeceğini İtalya’da duysam inanmam.. Ama İngiltere’de bu mümkün.. Terry’nin, Lampard’ın, Gerrard’ın, Rooney’nin çaresiz kaldığı bir durum bu.. Çünkü diğer arkadaşları onların çok uzağında.. Kaleciniz, yedek stoperiniz, kanatlarınız dökülüyorsa, hatta ikinci santrforunuz hâlâ Heskey’se Dünya Kupası kazanamazsınız.. Kağıt üzerine bakarak 2004’ten beri İngiltere’nin bir kupa kazanacağını uman ben bile artık ‘pes’ dedim.. Almanlar değersiz (!) Bundesligaları’nda üretmeye devam etsinler, Rüyalar Tiyatrosu Premier Lig de tüketmeye...
Futbol hızlanıyor, futbol sertleşiyor.. Bazen bazı oyuncuların bile bu temponun altında kaldığını konuşuyoruz, tartışıyoruz.. Ya hakemler? Onlar için de yenilikler gerekmiyor mu?
Maçın geneline dönersek.. Ne yazık ki bu Almanya ile 2012 elemelerinde aynı gruptayız.. Bence İspanya hariç diğer Avrupa takımlarını izledikten sonra bu durum için rahatlıkla “Büyük şanssızlık” diyebiliriz.. Löw’ün takımını yıllar içerisinde yeniledikten sonra genç oyuncularına Mourinho etkisi ile hükmetmesi ayakta alkışlanacak cinsten.. Almanlar futbol fabrikasıysa, Löw bu işin ustabaşısı.. Mesut’u, Khedira’yı, Müller’i kullanış şekli, onları Klose ile tamamlaması, Neuer’in olası hatalarını hesaplayıp oyunu “daha fazla atmaya” kurması, onun futbola bakış şeklinin ‘dahi’ hocalar gibi farklı olduğunu gösteriyor.. Mesela geçen sene Podolski’den hiç bahsetmedik Avrupa futbolunda.. Ama Löw onu takımın yıldızı gibi kullanabiliyor.. Turnuvanın başından beri “favori” futbolu oynuyorlardı, dün aldıkları sonuçla bunu taçlandırdılar.. Her zaman, her şartta futbol için bir alternatif yaratabildiklerini gösterdiler yine..
HÂLÂ HESKEY Mİ?
İngiltere ise Premier Lig’in büyüsünden çok uzak.. Birbirini tamamlamayan parçalardan kurulu, ağır ve uyumsuz bir takım. Capello’nun oyuncularının aut atışından gol yiyeceğini İtalya’da duysam inanmam.. Ama İngiltere’de bu mümkün.. Terry’nin, Lampard’ın, Gerrard’ın, Rooney’nin çaresiz kaldığı bir durum bu.. Çünkü diğer arkadaşları onların çok uzağında.. Kaleciniz, yedek stoperiniz, kanatlarınız dökülüyorsa, hatta ikinci santrforunuz hâlâ Heskey’se Dünya Kupası kazanamazsınız.. Kağıt üzerine bakarak 2004’ten beri İngiltere’nin bir kupa kazanacağını uman ben bile artık ‘pes’ dedim.. Almanlar değersiz (!) Bundesligaları’nda üretmeye devam etsinler, Rüyalar Tiyatrosu Premier Lig de tüketmeye...
